Atasözleri, Türk edebiyatının, Türk dilinin, Türk folklorünün en mühim unsurlarından biridir. Zira biz atasözlerine bakarak Türk tarihi hakkında bazı yorumlarda bulunuruz. Bunun temel sebebi sanatın toplumun aynası olduğu görüşünün etkisidir. Sanat faaliyetleri, edebi eserler, toplumun siyasi, kültür, ekonomik, askeri, idari, adli birçok unsurunu yansıtır. Hatırlarsanız biz 9. sınıf Türk edebiyatı konularına göz atarken “Metin ve zihniyet” konusunda bu konuya detaylıca değinmiş ve demiştik ki, her edebi eser yazıldığı dönemden mutlaka bir şeyler taşır.
Atasözleri de tarihimiz boyunca, yaşanmış olaylardan hareketle söylenen sözlerin günümüze aktarılarak ortaya çıkmasıyla oluşuyorsa o halde diyebiliriz ki atasözlerimiz tarihimize tutulan bir aynadır. Atasözleri bizizdir. Tabii bu bizim atasözlerimiz için geçerli. Her toplumun kendi tarihini yansıtan atasözleri mevcuttur.
Atasözlerinin Özellikleri
– Tarihin eski dönemlerinde yaşanan olayların tekrarı üzerine söylenen sözlerdir.
– Bu sözler, dilden dile dolaşarak hem günümüze kadar aktarılır hem de coğrafî olarak çok çeşitli bölgelere dağılır.
– İlk söyleyeni belli değildir. Yani anonimdir.
– Söz sanatlarıyla doludur. Birçok teşbih, teşhis, istiare ve mecazı mürsel görülür.
– Özlü sözlerdir. Bir cümle ile belki onlarca paragraf yazının anlatamadığı duygu, düşünce ve fikri anlatır. Bu yüzden anlatım yoğundur.
– Özlü sözler, özdeyişler gibi farklı isimleri vardır.
– Biz tarihimizin en eski atasözlerine Kaşgarlı Mahmud’un Türk coğrafyalarını gezerek, onların yaşayışlarını, kültürlerini, dillerini, inançlarını konu edindiği Divan-ı Lügati’t-Türk isimli eserde rastlarız. Zengin bir kaynaktır.
– Modern anlamda atasözlerini bir tür olarak ele alan ilk atasözü kitabımız Tanzimat Döneminde yaşayan Şinasidir. Eseri Durub-ı Emsal-i Osmaniye’dir.
Atasözleri Sözlüğü
A harfi ile başlayan özdeyişler
B harfi ile başlayan özdeyişler
C …
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Yorum Gönderin