İnsan, İletişim ve Dil

İletişim ünitesindeki ikinci konumuz “İnsan, İletişim ve Dil” başlığı ile karşımıza çıkıyor. Bu konu altında aşağıdaki kazanımları kazanmanızı hedefliyoruz.

1. Dil-insan ilişkisini belirler.
2. Dille gerçekleştirilen iletişimle diğer iletişimler arasındaki farklılıkları sezer.
3. Dilin işlevlerini açıklar.

Bu konumuz bir önceki ve sonraki konulara göre biraz daha fazla soyut kelime, kavram içerdiği için anlamak biraz daha zorlaşacaktır. Bu sebeple dikkatimizi daha fazla yoğunlaştırmamız gerekiyor.

İnsan, bir toplum içerisinde yaşayan, bu toplumla daima etkileşim halinde olan, düşünme ve konuşma yeteneği olan ki bu yetenekleri ile evrendeki diğer tüm canlılardan ayrı bir yerde duran, daha özel olan bir varlıktır.

Günlük hayatında insan diğer insanlarla iletişim kurabilmek, derdini anlatabilmek, ihtiyaçlarını giderebilmek, onların ihtiyaçlarına karşılık verebilmek adına “dil” dediğimiz sistemli bir yapıyı keşfetmiş ve onu kullanmıştır.

Dil, belirli bir sisteme dayalı, özel simgeleri olan semboller sistemidir. Muharrem Ergin’in tarifine göre dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan, kendisine özgü yasaları olan ve ancak bu yasalar çerçevesinde gelişen, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış seslerden örülmüş bir anlaşma sistemidir.

Dil, insanın anlatma kabiliyetinin en gelişmiş aracıdır. Dille gerçekleştirilen iletişim; dil dışı göstergelerle (sosyal göstergeler gibi) gerçekleştirilen iletişime göre çok daha kuvvetli ve kullanışlıdır.

Bütün duygularımızı, düşüncelerimizi dil ile rahatlıkla ifade edebiliriz. Ayrıca karşımızdaki söylediklerimizi net bir şekilde anlayabilir. Yanlış anlaşılmaları hemen düzeltebiliriz.

İnsanlar dilleri olmadan anlaşamaz, sıkıntılarını paylaşamaz, üretemez ve yaşayamaz. Bütün hayatın temelinde dil vardır. Hattâ dil olmadan düşünemez bile.

İnsanlar toplum kurallarını dil ile öğrenir ve öğretir. Ailelerimiz bizi büyütürken konuşarak, dili kullanarak yaşamı bize öğretirler.

Dil, ihtiyaçlarımızı karşılarken bazı işlevleri de yerine getirir. Bu işlevler ( İleride daha kapsamlı işlenecektir.)

1. Göndergesel İşlev: Dilin işlevleri içerisinde en çok kullandığımız işlev göndergesel işlevdir. Göndergesel işlev dilin bilgi verme işlevidir. Bu işlevde kullanılan sözcükler ilk, gerçek anlamları ile kullanılır. Yoruma yer yoktur. Ders kitaplarında, bilgi verici metinlerde, öğretici metinlerde, ansiklopedilerde kullanım kılavuzlarında dil göndergesel işlevde kullanılır.

“Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkedir.”

“TRT Türkiye’nin resmî televizyon kanalıdır.”

2. Şiirsel İşlev: Adı üzerinde şiirsel işlev şiir metinlerinde kullanılır. Şiirsel duyguların ifadesinde kullanılır.

İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak. ( NFK)

3. Heyecana Bağlı İşlev: Dilin coşku ve heyecan bildiren işlevidir. Duyguların ifade edildiği metinlerde, lirik metinlerde, söylev gibi hislerin ön planda olduğu, coşkun metinlerde kullanılır.

Dikkat: Bol ünlem kullanılan işlevdir.

“Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!”

4. Dil Ötesi İşlev: Dilin dilbilgisi, dil bilim gibi konuları izah ederken kullandığı işlevdir.
“Bir sözcük isimleri niteliyorsa sıfat, fiilleri niteliyorsa zarftır.”

“Sıfatlar; belirtme sıfatları ve sayı sıfatları olmak üzere ikiye ayrılır.”

5. Kanalı Kontrol İşlevi: En çok karıştırılan işlev kanalı kontrol işlevi ile alıcıyı harekete geçiren işlevdir. Aslında ikisi birbirinden kesin çizgilerle ayrılır. Kanalı kontrol işlevinde bir işin yapılıp yapılmadığını kontrol etme vardır. Karşımızdakinin durumunu öğrenmek isteriz bu işlevde.

Dikkat: Genelde soru işaretli cümlelerde olur.

“Geliyor musun?”, “Ödevleri yaptınız mı?” cümleleri birer kanalı kontrol işlevine örnektir. İkisinde de işin gerçekleşip gerçekleşmediğini öğrenmek için soru yönelttik.

6. Alıcıyı Harekete Geçirme: Bu işlevde de mesaj gönderdiğimiz kişinin bir şey yapmasını isteriz. İstekte bulunuruz. Alıcıyı harekete geçirme amacı vardır.

“Buraya gelir misin?”, “Ayağa kalk!” cümleleri alıcıyı harekete geçirme işlevine örnektir. Dil mesajımızı alan kişiyi harekete geçirmek, bir iş yaptırmak üzere düzenlenmiştir.

İletişim Konusu

İletişim ünitesinde sizden beklenen beceriler, kazanımlar şu şekildedir:

1.İletişimin önemini ve değerini sezer.
2.İletişimde bulunması gereken ögeleri belirler.
3.İletişimde gönderici, alıcı ve ileti ilişkisini açıklar.
4.Gönderici-alıcı ilişkisinde göstergelerin yerini ve önemini fark eder.
5.Göstergelerin ayırıcı özelliklerini belirler.
6.İletişimde bağlamın önemini fark eder.

Sizler bu sorulara cevap verdiğiniz, verebildiğiniz taktirde bu konudan başarılı sayılacaksınız. O halde biz bu sorulara cevap vererek ve örneklerle gidersek başarı oranımızı arttırabiliriz.

Aslında “İletişim” günlük hayatımızda sürekli gerçekleştirdiğimiz bir faaliyettir. Annemize, babamıza, kardeşimize bir şey mi söylüyoruz? Bu bir iletişimdir. Birine göz mü kırpıyoruz? Bu bir iletişimdir. Karşımızdakine el mi sallıyoruz? Bu bir iletişimdir.

İletişim kısaca, akla gelebilecek her türlü duygu, düşünce ve bilginin yazı, ses, görüntü, davranış, bakış gibi onlarca farklı yollarla bir başkasına aktarılmasıdır.

İletişim sadece konuşarak olmaz
İletişim sadece konuşarak olmaz

Biz bir gün içerisinde belki yüzlerce hattâ binlerce kez iletişim faaliyetini gerçekleştiririz. Eğer davranışlarımızın, konuşmalarımızın içerisinde karşımızdaki kişiye bir mesaj veriyorsak bu bir iletişimdir.
Günlük hayatımızda en çok konuşarak iletişim kurarız. Derdimizi, ihtiyacımızı, isteklerimizi konuşarak anlatırız. Fakat bazen de isteklerimizi ağlayarak, gülerek anlatırız değil mi? Mesela biz eğer ağlıyorsak karşımızdaki kişi moralimizin bozuk olduğunu anlayacaktır. Biz ona dolaylı şekilde mesaj vermiş oluyoruz:
“Ağlıyorum, çünkü moralim bozuk, çünkü beni üzecek bir şey oldu.”
Yani karşımızdakine bir şey anlatıyoruz değil mi ?
Konuşarak, ağlayarak, resim çizerek, şiir yazarak iletişim kurabiliriz değil mi? Ya da dumanla, güvercinle, mektupla, telefonla, internetle iletişim kurabiliriz değil mi?
Dil anlatım kitabınızın tahminen 3. sayfasında “Sürekli İletişim İçindeyiz” isimli bir metin var. O metni mutlaka ama mutlaka okuyun. Dikkat ederseniz iletişimin çok farklı şekillerle gerçekleştiğini göreceksiniz.
Peki, şimdi kazanımlarımızdan ilkine geçelim:
İletişimin Önemi ve Değeri

 

İletişimin önemi
İletişimin önemi

Ellerinizin bağlandığını, ağzınızın da bantla kapatıldığını ve gözlerinizin de kapatıldığını düşünün. Buna ne kadar dayanabilirdiniz? Ben 5 dakika bile dayanamazdım. Çünkü insan “ihtiyaç duyan” bir varlıktır. İstekleri olan, anlatma ihtiyacı olan bir varlıktır.
Aklıma çok güzel bir örnek geldi. Yeni doğmuş bir bebek düşünün. Sürekli ağlıyor. Annesi-babası bir türlü susturamıyor. Neden ağladığını bilmiyorlar. Bakın bebek o anda ailesi ile iletişim kuramadığı için, derdini, sıkıntısını söyleyemediği için ağlamasını bir türlü kestiremiyor. Hoş bebek ya acıktığı için ya altı pislendiği için ya da bir yeri ağrıdığı için ağlar. 🙂
İnsan topluluk içinde yaşayan bir varlıktır. Bu özelliği ile toplumdaki diğer bütün bireylerle iletişim kurma ihtiyacı hisseder. İletişim kuramadıkları zaman mutsuz olurlar. İstekleri yerine gelmez.
İletişimin Ögeleri
Sağlıklı bir iletişimde 7 adet unsur vardır.

iletisimin ogeleri
iletisimin ogeleri

1. Gönderici ( Kaynak): İletiyi alıcıya gönderen, muhatabına sunan kişidir. Eğer ortada yazılı bir metin varsa metnin yazarı göndericidir.
2. Alıcı: İletiyi alan kişidir. Bir metnin okuyucusu, bir konuşmayı dinleyen kişi alıcıdır. Mesela şu an bu dersi anlatan ben “Gönderici” okuyan siz de “Alıcı” oluyorsunuz.
3. İleti ( Mesaj ): Göndericinin alıcıya anlatmak istediği, aktarmak istediği bilgi, istek vb. hepsi iletidir. Göndericinin mesajıdır.
4. Kanal : İletinin gönderilmesi için kullanılan yol, yöntem, araçtır. Mesela bir bilgisayar ekranı, kitap, konuşma kanaldır. Mesela ben size iletimi “yazı” kanalıyla iletiyorum değil mi? O zaman şu anki iletişimimizin kanalı yazıdır.
5. Şifre ( Kod ): “Have you ever looked along a smooth road in hot weather and seen what appears to be a stretch of water where none exists? This is a mirage. It is caused by the air being heated in such a way that hot layers of air lie under cold layers.”
Bir şey anladınız mı? Hayır. Çünkü bu iletişimin şifresi yanlış. Ben bunun yerine size “Hiç sıcak bir havada düz bir yol boyunca baktınız ve var olmayan bir su birikintisi gördünüz mü? Bu bir seraptır. Bu soğuk hava tabakasının altında bulunan, sıcak hava tabakası nedeniyle meydana gelir.” deseydim anlayacaktınız değil mi? Çünkü aramızda bir şifre uyumu olacaktı. Demek ki şifre, aynı dili konuşmamız veya benim çizdiğim bir resimde, yazdığım bir şiirde ne demek istediğimi anlayabilme yeteneğinizdir.
6. Bağlam: İletişimin gerçekleştiği ortama bağlam denir. İletişimde bağlam çok önemlidir. Çünkü bir sözcüğün anlamı kullanıldığı yere göre şekillenir. Siz “sıcak” kelimesini çok farklı anlamlarda kullanırsınız değil mi? Eğer birisinden bahsediyorsanız sıcak derken samimi anlamını kastediyorsunuzdur. Fakat bir suya elinizi sokunca sıcak diyorsanız suyun ısı derecesini kastediyorsunuzdur.
7. Dönüt ( Geribildirim ): İletişimde alıcının göndericinin mesajına karşılık verdiği cevaptır. Bu cevap uzun bir cümle olabileceği gibi “Evet, anladım.”, “Evet.”, “Hayır.” şeklinde de olabilir.
İletişimde Gönderici, Alıcı ve İleti İlişkisi
Bir iletişimin en önemli unsuru gönderici, alıcı ve iletidir. Bunlardan birisi olmazsa şayet iletişim gerçekleşmez. İletişim göndericinin bir iletiyi alıcıya göndermesiyle başlar. Eğer alıcı iletiye bir cevap yani dönüt verirse artık gönderici kendisi olur ve karşısındaki alıcı olur. Bu şekilde iletişim süreci sınırsız şekilde devam edebilir. Haliyle gönderici ve alıcı da sürekli olarak yer değiştirebilir.
İletişimde Göstergelerin Yeri ve Önemi
Kendi dışında bir başka şeyi gösteren, düşündüren, onun yerini alabilen nesne, görünüş ve olgulara gösterge denir. Mesela bizim isimlerimiz birer göstergedir. “Kaan” dediğimiz zaman k-a-a-n sesleri değil de zihinlerde bir Kaan canlanıyor. İşte bu sesler göstergedir. Ağaç dediğimiz zaman zihnimizde ağaç kelimesinin kendisi değil de bir ağaç canlanıyor değil mi? İşte o zaman ağaç kelimesi birer göstergedir.
Her göstergenin bir ses ve anlam yönü vardır.
Diyelim “Ağaç” göstergesi. Ağaç dediğimizde zihnimizde yaprakları, dalları ve kökü toprağa bağlı olan bir nesne canlanıyor değil mi? İşte bu zihnimizde canlanan şey gösterilen, “a-ğ-a-ç” sesleri ise gösteren oluyor.
Göstergeler dil göstergeleri ve dil dışı göstergeler olmak üzere ikiye ayrılır:
1. Dil Göstergeleri:
Hemen yukarıda bahsettiğimiz göstergeler dil göstergeleriydi. Tekrar etmeye gerek yok. 🙂
2. Dil Dışı Göstergeler:
Resim, şekil, işaret, hareket, jest, mimikler vb. dil dışı göstergelerdir. Dil dışı göstergeler dörde ayrılır:
a. Belirti ( Doğal Gösterge ): Adı üzerinde doğal göstergedir. Tabiat kanunları ile ilgilidir. Gök gürültüsünün, karanlık bulutların yağmuru belirtmesi, ağaçların çiçek açmasının baharın geleceğini göstermesi, yapraklarını dökmesinin sonbaharın geleceğini göstermesi vb. hepsi birer doğal göstergedir.
b. Belirtke ( Sosyal Gösterge ): İnsanların üzerinde uzlaşarak oluşturdukları göstergelerdir. Mesela trafik işaretleri birer sosyal göstergedir. Çünkü oradaki her şeyin anlamı insanlar tarafından sonradan üretilmiştir. Yine futbol maçında kırmızı kart oyuncunun oyundan atılacağını gösterir. Bu dünyanın her yerinde böyledir. Sosyal göstergeler insan hayatını kolaylaştırmak amacıyla kurulmuş yapay göstergelerdir.

 
c. Görsel Gösterge ( İkon ): Bir gerçekliği doğrudan aktaran göstergelerdir. Mesela bir yerin haritası, fotoğrafı birer ikondur.
d. Simge: Uzlaşmaya bağlı olarak soyut ve sayılmayan tek bir gösterilene göndermede bulunan görsel biçimdir. Mesela güvercinin barışı simgelemesi, kalbin aşkı, terazinin adaleti simgelemesi gibi.
Göstergelerin Ayırıcı Özellikleri
Göstergeler arasında şüphesiz en yoğun kullanılan dil göstergesidir. Dil göstergesi aslında yapay bir göstergedir. Bir dili öğrenen insanların hepsi o dildeki göstergeleri bilirler. Bir dildeki dil göstergelerinin sayısını merak ediyorsak o dilin sözlüğünü açıp sözcük sayısına bakabiliriz değil mi? Çünkü her sözcük bir dil göstergesidir aslında.
Dil ile biz bütün duygu ve düşüncelerimizi anlatabiliriz. İnsanlar bütün isteklerini, arzularını, kırgınlıklarını, mutluluklarını dil ile ifade edebilirler. Demek ki en kullanışlı gösterge dil göstergesiymiş.

11. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Ünitelendirilmiş Yıllık Planları

2014 – 2015 Eğitim Öğretim Yılı 11. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Ünitelendirilmiş Yıllık Planı aşağıdaki resime tıklayarak indirebilirsiniz.

Her ay için ayrı bir Word dosyası hazırlanmıştır. Böylece gerekli düzenlemeler rahatlıkla yapılabilir.

Yıllık plan üzerinde yapılacak düzenlemeler:
– Okul ismi
– Öğretmen isimleri
– İsteğe bağlı olarak ders saatleri düzenlenebilir.

10. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Yıllık Planları

2014 – 2015 Eğitim Öğretim Yılı 10. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Ünitelendirilmiş Yıllık Planı aşağıdaki resime tıklayarak indirebilirsiniz.

Her ay için ayrı bir Word dosyası hazırlanmıştır. Böylece gerekli düzenlemeler rahatlıkla yapılabilir.

Yıllık plan üzerinde yapılacak düzenlemeler:
– Okul ismi
– Öğretmen isimleri
– İsteğe bağlı olarak ders saatleri düzenlenebilir.

Dil ve Anlatım Yıllık Planları

2014 – 2015 Eğitim Öğretim yılı Dil ve Anlatım dersi 9,10,11 ve 12. sınıf yıllık planlarını bu sayfadan indirebilirsiniz.

Dil ve anlatım yıllık planı indirdikten sonra okul isimlerini değiştirecek, öğretmen isimlerini imzaya açacaksınız. Onun dışında yapacağınız pek bir değişiklik yok. Ancak yine de hatalar, eksiklikler varsa diye bir göz atabilirsiniz.

Dil anlatım yıllık planları Talim Terbiye’nin yayımladığı öğretim programına uygun olarak hazırlandı. Bu sebeple tüm sene boyunca bu ünitelendirilmiş yıllık planı gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.

Farklı okul türlerinde, farklı ders saatleri varsa eğer onu da kolaylıkla ders saati sütunundan değiştirebilirsiniz.

Dosyaların içerisinde kapaklar, sınıf düzeyinde faydalanabileceğiniz kaynakçalar ve Atatürkçülük konuları yer almaktadır.

Yeni eğitim öğretim yılında tüm meslektaşlarımıza başarılar dileriz.

2014 – 2015 9. Sınıf Dil ve Anlatım Yıllık Planları

2014 – 2015 10. Sınıf Dil ve Anlatım Yıllık Planları

2014 – 2015 11. Sınıf Dil ve Anlatım Yıllık Planları

2014 – 2015 12. Sınıf Dil ve Anlatım Yıllık Planları

2014 – 2015 9 – 10 – 11 – 12. Dil Anlatım ve Türk Edebiyatı Yıllık Planları

Her yıl olduğu gibi bu yıl da ( 2014 – 2015 ) öğretmen arkadaşlarımızı yıllık plan, zümre toplantı tutanağı şablonu, günlük plan hazırlama telaşı sardı. Devir teknoloji devri olunca internetin imkânlarından sonuna kadar faydalanmak, ihtiyaçlarımızı internet kanalı ile gidermemiz gerekiyor.

2014 – 2015 Eğitim Öğretim Yılı Türk Dili ve Edebiyatı ve Dil Anlatım Ünitelendirilmiş Yıllık Planları nı sağ olsun sizler gibi değerli öğretmen arkadaşlarımızın emeği neticesinde bu sayfaya ekliyoruz.

Okulların açıldığı ilk hafta bu yıllık planlar üzerinde gerekli düzenlemeleri yaparak konularınızı işleyebilirsiniz.

Aşağıda hem Türk edebiyatı yıllık planı hem de Dil ve anlatım yıllık planı bulunuyor. Her iki başlık altında o dersin 9, 10, 11 ve 12. sınıf yıllık planları yer alıyor. İhtiyacınız olanı indirip kullanabilirsiniz.

Yıllık planları her sınıf düzeyinde ayrı ayrı hazırladık. Ayrıca her ay için ayrı bir Word dosyası vardır. Bunun mantığı, her word dosyasında yapacağınız düzenlemelerin diğer dosyaları etkilememesi ve sayfa kaymalarının önüne geçilmesi.

Yıllık plan müdür onay tarihi okul açıldıktan sonra 15 günlük zaman dilimidir. Yani 30 Eylül’e kadar onay tarihine herhangi bir tarih yazabilirsiniz.

İndireceğiniz dosyalardan öğretmen isimlerini, okul ismini ve eğer değiştirmek isterseniz ders saatini değiştirebilirsiniz.

2014 – 2015  Eğitim Öğretim Yılı 9, 10, 11, 12. Sınıf Dil ve Anlatım Yıllık Planları

2014 – 2015  Eğitim Öğretim Yılı 9, 10, 11, 12. Sınıf Türk Yıllık Planları

2014 – 2015 Çalışma Takvimi

 

Yıllık planlar, öğretme ve öğrenme sürecini planlayabilmek, öğretme ve öğrenme sürecinde ortaya çıkabilecek her türlü öğrenme ihtiyaçlarına karşı doğacak durumlara senaryolar üretebilmek, öğretene yol gösterici olmak üzere öğretim programı eşliğinde her eğitim öğretim yılı başında branş öğretmenleri tarafından hazırlanır ve okul müdürü tarafından onaylatılır.

9. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Ünitelendirilmiş Yıllık Planları

2014 – 2015 Eğitim Öğretim Yılı 9. Sınıf Dil ve Anlatım Dersi Ünitelendirilmiş Yıllık Planı aşağıdaki resime tıklayarak indirebilirsiniz.

Her ay için ayrı bir Word dosyası hazırlanmıştır. Böylece gerekli düzenlemeler rahatlıkla yapılabilir.

Yıllık plan üzerinde yapılacak düzenlemeler:
– Okul ismi
– Öğretmen isimleri
– İsteğe bağlı olarak ders saatleri düzenlenebilir.

Öğretmenler Gününde Öğretmenine Çiçek Gönder

Bu yazı Mutlu Çiçek internet sitesi için tanıtım niteliğinde bir yazıdır.” Öğretmenine çiçek gönder ” sloganı ile tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutlamak için hazırlanmıştır.

Biz öğretmenler için en anlamlı günlerden bir tanesidir öğretmenler günü.  Öyle ki bu günün anlam ve önemi her yıl yapılan “öğretmenler günü” kutlamalarında öğrenciler ve öğretmenler tarafından okuna okuna(!) bitirilemez.  Hal böyle olunca ve takvim yaprakları da 24 Kasım‘a doğru yol alınca biz de bu konu hakkında bir şeyler karalamak isteriz.

Hepimiz anne kucağından sonra okul sıralarında gördük kendimizi. Burnumuzu kolumuza sildiğimiz o öğrencilik hayatımızın ilk günlerinden tutun da ortaokula, liseye, hatta fakülteye kadar okul sıralarında tattık hayatın tadını. O ilk günden bugüne değin bu zorlu fakat bir o kadar da tatlı sürecin en yakın şahidi, belki de öğretmenlerimiz oldu.

Hiçbir zaman unutamadık ilkokul öğretmenlerimizi. Ellerinin yumuşaklığını, ses tonundaki o şefkati… Bir anneden farksız oldu öğretmenlerimiz bizler için. Ve yeri geldiğinde bir baba kadar korumacı oldu. Anne gibi bağrına bastı.

Peki ya biz öğretmenlerimiz için ne yapabildik? Ya da ne yaptık?

Ben, ilkokul öğretmenimi çok severdim. Şimdi hatırlıyorum da, bizi ne kadar da çok korur ve kollardı. Kendisinin bendeki yeri her zaman farklı olmuştur.

Bugün geriye dönüp baktığım zaman ilkokul öğretmenim için ne yaptığımı kendime sorduğum zaman hiçbir cevap veremeyecek olmam beni üzüyordu geçen seneye kadar.

Sizin üzerinizde büyük emeği olan, sizin için çırpınan ve sizinle mutlu olan öğretmeninizi yılın herhangi bir günü arayıp sormayı bırakın, öğretmenler gününde bile aramıyor olmamız üzücü değil miydi?

Belki de öğretmen olmamın verdiği empati ile geçen sene bütün hayırsızlıklarımı üzerimden atarak öğretmenimi ziyaret etmek istedim.  Tabii aradan yıllar geçtikten sonra onu ziyaret etmeye elim boş gidecek değildim.

Eli boş gitmemek için hemen bizim hacıya (malumunuz google 🙂 ) “öğretmenler günü hediyeleri” diye sordum ve o da bana yüzlerce alternatif çıkardı.

Öğretmenim erkek olsaydı, güzel bir cüzdan, kravata ya da bilumum hediyeyi sipariş verebilir ve onu sevindirebilirdim. Ancak ilkokul öğretmenimin bayan olması ve aradan yıllar geçtiği için beğenileri konusunda fikir sahibi olmamam benim işimi biraz zorlaştırdı.

Dar zamanda kalanların imdadına ne yetişir sizce? Hızır mı? 🙂 Diyebiliriz. Fakat benim bu an imdadıma bir buket çiçek yetişti.

Öğretmenler gününde bence bir bayan öğretmene alınabilecek en güzel hediye güzel bir çiçek olsa gerek. Zira bütün bayanlar çiçeklerden oldukça hoşlanıyor. Onlara alacağınız vazoda bir çiçek aranjmanı veya seramik saksıda şık bir orkide onları oldukça mutlu edebiliyor. İşte bu düşünceden hareketle ben de ilkokul öğretmenime sarı gerberalar, lilyumlar ve cipsofilyalarla dolu şık bir vazoda ürün istedim . Hemen intenetten çiçek siparişi verebileceğim siteleri gezdim, dolaştım. Derken Ankara çiçek siparişi sitesinden istediğim çiçeği öğretmenime gönderdim ve akabinde el öpmeye gittim.

Bu sene yakın dostlarımız tarafından faaliyete açılan Mutlu Çiçekçilik aracılığı ile öğretmenler günü çiçekleri  göndereceğim.

Siz de öğretmenlerinize, eşinize ve dostunuza, arkadaşlarınıza, sevgilinize onlarca farklı çeşit arasından seçim yapabilirsiniz. Üstelik oldukça ucuz , şimdiden çiçek sepeti gibi büyük firmalara rakip olacağa benziyor.

 

Serbest Nazım ve Toplumcu Şiir

Serbest Nazım ve Toplumcu Şiirin Özellikleri

• Pragmatik, yani çıkarcı şiirdir.
• Şiir tezlidir, savunulan bir görüş vardır ve bu görüş kendini şiirde belli eder.
• Şair, toplumun bir parçası olduğu için şiirlerini toplumsal bir kaygı ile yazmalıdır.
• Şair ancak toplum şiirleri yazarak kendini geliştirebilir. Bireysellikten önce kolektiflik vardır.
• Dilin harekete geçiren gücünden, etkisinden yararlanılmıştır.
• Söylev üslubundan yararlanılmıştır.
• Geniş kitlelere hitap etmek, onları harekete geçirmek için yazılmıştır.
• Şiirde biçimden çok içeriğe önem vermişler bu sebeple de ölçüsüz, kafiyesiz şiirler yazmışlardır.
• Gelecekçilik (fütürizm) akımından etkilenmişlerdir.

Gelecekçilik (fütürizm): 20. yüzyılın başlarında İtalya’da ortaya çıkmıştır. Şiirde temel öğelerin cesaret, isyan ve cüret olduğunu savunmuşlardır. Edebiyatın durgun değil hareketli, barışçıl değil kavgacıl olmasını istemişlerdir. Savaşı övmüşler ve geçmişi kötülemişlerdir. Bizde Nazım Hikmet, ünlü Rus şairi gelecekçi Mayokovski’den etkilenmiştir.

Serbest Nazım ve Toplumcu Şiirin Şairleri

Nazım Hikmet

Öz Şiir Anlayışını Sürdüren Şiir

Öz Şiir Anlayışını Sürdüren Şiirin Özellikleri

Milli Edebiyat Döneminin şiir hareketleri bu dönemin oluşmasında etkili olmuştur.

Şiir dili her şeyin üzerindedir.

Şiir bir biçim(form) sorunudur. Ahenk söyleyiş tarzı, ritim, kafiye ile sağlanır.

Amaç iyi ve güzel şiir yazabilmektir.

Dilde saflaşma, sadeleşme görülür.

Şiir, soylu bir sanat olarak kabul edilir.

En değerli şey dizedir.

Şairlerin kendilerine özgü bir imge düzenleri vardır.

İçsel bir yaklaşımla insan anlatılır.

Şiirin toplum için değil sanat için olduğunu iddia ederler ve şiirlerini sanat için yazarlar. Şiirler ideolojinin esiri olmamalıdır.

Güzel şiir ancak çalışarak elde edilir. Şiir emek işidir.

Simgecilik (sembolizm): 19. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkmıştır. Bireyin duygusal yaşantısını dolaysın (doğrudan) anlatmak yerine, simgelerle yüklü ve örtük bir dille anlatmak esastır. Simgeciler, dile getirilmesi güç sezgi ve izlenimleri canlandırmaya, şairin ruhsal durumunu dolaylı biçimde yansıtarak, imgeler aracılığıyla gizemli bir şekilde aktarmayı amaçlar.

Öz Şiir Anlayışını Sürdüren Şiirin Şairleri

Necip Fazıl Kısakürek

Ahmet Hamdi Tanpınar

Ahmet Muhip Dıranas

Cahit Sıtkı Tarancı

Yedi Meşaleciler: Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Muammer Lütfi, Sabri Esat Siyavuşgil, Yaşar Nabi Nayır, Kenan Hulusi Koray, Cevdet Kudret Solok

Yedi Meşaleciler: “Yedi Meşale” adında ortak bir dergi çıkararak, Türk şiirine yeni bir ufuk açmaya çalışmışlardır. İlkelerini samimilik, canlılık, içtenlik ve devamlı yenilik şeklinde açıklamışlardır. Fransız edebiyatını kendilerine örnek almaya çalışmışlardır. Beş Hececilere karşı olmalarına rağmen onlardan pek de kopamamışlardır.